Hz. Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor:
Müslim, Mesâcid 255, (653); Nesâî, İmâmet 50, (2, 109) ; Ebu Dâvud, Salât 47, (552).
İbnu Abbas (radıyallahu anhümâ) anlatıyor:
Ebu Dâvud, Salât 47 (551).
"Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm)'a âmâ bir zât gelerek:
"Ey Allah 'ın Resulü! Beni mescide kadar getirecek bir rehberim yok!'' diyerek Aleyhissalatu vesselam 'dan namazı evinde kılmak için) ruhsat istedi. (O da izin verdi.)
Adam geri dönünce, Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) onu çağırtarak:
" Ezanı işitiyor musun? '' diye sordu. Adam: "Evet! '' deyince:
"Öyleyse icabet et '' dedi (ve evde kılmaya izin vermedi). ''
Müslim, Mesâcid 255, (653); Nesâî, İmâmet 50, (2, 109) ; Ebu Dâvud, Salât 47, (552).
İbnu Abbas (radıyallahu anhümâ) anlatıyor:
"Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Kim, müezzini işitir ve kendini engelleyen bir özrü olmadığı halde cemaate katılmazsa, kıldığı namaz (kâmil bir sevapla) kabul edilmez."
"(Ey Allah 'ın Resulü!) denildi, meşru özür nedir? "
" Korku veya hastalıktır! '' buyurdu. . ''
Ebu Dâvud, Salât 47 (551).