İki Secde Arası El Kaldırma

Nesai (1075): Muhammed b. el-Musenna – İbn Ebi Adiy – Şu‟be – Katade – Nasr b. Asım – Malik b. Huveyris radıyallahu anh isnadıyla rivayet ediyor:

“Malik b. Huveyris radıyallahu anh Nebi sallallahu aleyhi ve sellem'in namazında rüku ettiğinde, başını rükudan kaldırdığında, secde ettiğinde, başını secdelerden kaldırdığında ellerini kulaklarının alt tarafına kadar kaldırdığını görmüştür.”

İbn Ebi Şeybe (1/235 no:2449) – es-Sekafi – Humeyd – Enes radıyallahu anh isnadıyla

“Nebi Sallallahu aleyhi ve sellem ruku ve secdelerde ellerini kaldırırdı.”

Ahmed (2/132 no: 6164); Abdullah – babası – el-Hakem b. Nafi – İsmail b. Ayyaş – Salih b. Keysan – Nafi – İbn Ömer radıyallahu anhuma isnadıyla:

“Nebi sallallahu aleyhi ve sellem namaza başlarken tekbir aldığında, rüku ettiğinde ve secde ettiğinde ellerini omuzları hizasına kadar kaldırırdı.”

Ebu Davud (723) Ubeydullah b. Ömer b. Meysere el-Cuşemi – Abdulvaris b. Said – Muhammed b. Cuhade – Abdulcebbar b. Vail b. Hucr – Vail b. Alkame – Vail b. Hucr radıyallahu anh isnadıyla:

“Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem ile beraber namaz kıldım, (iftitah) tekbirini aldığı zaman, ellerini kaldırırdı. Sonra elbisesine sarınır (ellerini elbisesinin içine sokarak) sağ eli ile sol elini tutardı. Rükû'a varmak istediği zaman da ellerini (elbisesinden) çıkarır ve onları kaldırırdı. Başını rükû'dan kaldırmak istediği zaman da ellerini kaldırır, sonra secdeye varırdı ve yüzünü iki eleri arasına koyardı. Başını secdeden kaldırmak isteyince de aynı şekilde ellerini kaldırırdı. (Bu hal) namazı bitirinceye kadar (böyle) devam ederdi.” Muhammed (b. Cuhâde) dedi ki: “Ben bu durumu Hasen b. Ebî'l-Hasen'e söyledim. (O da bana şöyle) dedi: "Bu Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'in namazıdır. Bunu yapan yaptı, yapmayan
yapmadı."

Ebu Davud (740) Kuteybe b. Said ve Muhammed b. Eban el-Ma‟ni - en-Nadr b. Kesir es-Sa'dî isnadıyla demiştir ki:

“Abdullah b. Tâvûs Hayf mescidinde yanımda namaz kıldı. İlk secdeyi yapıp da başını kaldırdığında
ellerini yüzü hizasına kadar kaldırdı. Bu davranışı uygun görmediğim için Vüheyb b. Hâlid'e haber verdim. Vüheyb de ona "İşittiğime göre sen namazda hiç kimseden görmediğim bir şey yapıyormuşsun" dedi. Bunun
üzerine Abdullah da şöyle cevap verdi:
"Ben babamı o işi yaparken gördüm de babam şöyle dedi: Ben İbn Abbâs'ın böyle yaptığını gördüm ve o'nun, "Bunu Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem böyle yapardı" dediğinden başka bir şey de bilmiyorum.

İbn Mace (861): Hişam b. Ammar – Rifde b. Kudaa el-Gassani – el-Evzai – Abdullah b.Ubeyd b. Umeyr – babası – dedesi Umeyr b. Habib isnadıyla:

“Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem farz namazda her tekbirle beraber ellerini kaldırırdı.”

Şeyh Elbani sahih demiştir.

Ahmed (3/310) – Nasr b. Bab - Haccac – ez-Zeyyâl b. Harmele isnadıyla:

“Câbir b. Abdullah el-Ensârî radıyallahu anhuma'ya: „(Hudeybiye'de Rasûlüllâh sallallahu aleyhi ve sellem'e) ağaç altında biat ettiğinizde kaç kişiydiniz? diye sordum. “Bin dört yüz kişiydik ve Rasûlüllâh sallallahu aleyhi ve sellem namazın her tekbirinde ellerini kaldırırdı' dedi.”

PDF Dökümanı İndirmek İçin Tıklayın

İki secde arası ben el kaldırmıyorum.Raful yedeyn konusunda hadisleri okurken iki secde arası el kaldırılmadığına dair hadislerde okumuştum.Tekrar bakalım inş

Allah’ın elçisinin s. namazı
şöyleydi: “Namaza başlarken ellerini omuzları hizasına
kaldırır ve tekbir alırdı. Rükûa varacağında yine ellerini
omuzlarına kadar kaldırır, rükûdan doğrulduğunda tekrar
omuzları hizasında ellerini kaldırırdı. Secdede ellerini
kaldırmazdı.(Salim’in babası Abdullah, Abdullah
b.
Ömer, İbni Cüreyc, Ebu Kilabe
Müslim,Namaz,21-24;Buhari, Ezan;
Neseî, Salât.)

Linkini verdiğim pdf dökümanında bahsettiğin hadislerle ilgili inceleme de mevcut.

bu uygulama sekli sahabenin ve tabiinin de bildiği bir uygulama şekli. yukardaki eserde bu bilgiler de toplanmış. fakat diğer el kaldırmalar gibi insanlar arasında meşhur sünnet olmamış. yoksa resullah sas. den bu sünnet tespit edilmiş. bu subhaneke duasının kısa olmasından ve çokça okunmasından dolayı meşhur olmasına benzetiyorum. oysa sünnette belki ondan daha fazla okunan dualar ve tesbihatlar var.
ayrıca sünnette bir tasvir yapıldı mı bu daima resullah sas. o şekil üzere kesintisiz devam ettiği anlamına gelmez. ayrıca böyle konularda bir şeyin varlıgını ispat eden sağlam haber tercih edilir. çünki ispatı red etmek için var oldugunu haber veren tüm haberlerin yalanlanması lazım. oysa bu özellikle namazla ilgili konularda imkansızdır. çünki görülmüş ve uygulaması yapılmış. oysa aksi için şunu deriz: o an tesadüf edilmemiştir, ya da eller az yükseğe kaldırıldıgından hadisi nakleden kendine göre yorum yapmıştır. çünki el kaldırma gögüs hizasına kadar olursa ve hareket halinde bu bazen dikkat edilmez. sanki egilme kalkma hareketi gibi anlaşılır. Allahu A'lem resullah bu şekil üzere daim ellerini her tekbirde dogrulturdu. ama kaldırdıgı yükseklik ve hareket halinden (kalkma inme gibi) bazı el kadırmalarını bazı sahabe tespit etmemiş olabilir.