DARUL İSLAM
Müminlerin buluştuğu sitemize
hoş geldiniz lütfen üye olunuz

Join the forum, it's quick and easy

DARUL İSLAM
Müminlerin buluştuğu sitemize
hoş geldiniz lütfen üye olunuz
DARUL İSLAM
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
DARUL İSLAM

MÜMİNLERİN BULUŞTUĞU SİTE DARUL İSLAM -KAPI

Arama
 
 

Sonuç :
 


Rechercher çıkıntı araştırma

Arama
 
 

Sonuç :
 


Rechercher çıkıntı araştırma

En son konular
» Rasûlullah"ı Sevmek, Yalnız O"nu Önder Kabul Edip O"nun İzinden Gitmekle Olur
İki Secde Arası Oturuşta Ellerin Durumu EmptyPaz Mart 01, 2015 3:38 pm tarafından Admin

» Selamun Aleyküm
İki Secde Arası Oturuşta Ellerin Durumu EmptyÇarş. Ocak 29, 2014 4:22 pm tarafından Hanifi_Bahadir

» *DAVET*
İki Secde Arası Oturuşta Ellerin Durumu EmptyPtsi Tem. 15, 2013 4:35 pm tarafından Admin

» *kuran dinle indir*
İki Secde Arası Oturuşta Ellerin Durumu EmptyPtsi Tem. 15, 2013 4:27 pm tarafından Admin

» Yeni geldim :)
İki Secde Arası Oturuşta Ellerin Durumu EmptyPerş. Nis. 04, 2013 10:42 pm tarafından yunis

» Oğlum, Kalk Şu Bilgisayarın Başından!
İki Secde Arası Oturuşta Ellerin Durumu EmptyC.tesi Şub. 02, 2013 1:46 pm tarafından ibni mesud

» https://darulislam.yetkin-forum.com/
İki Secde Arası Oturuşta Ellerin Durumu EmptyCuma Ocak 25, 2013 9:02 am tarafından Admin

» çalışmak lazım
İki Secde Arası Oturuşta Ellerin Durumu EmptySalı Ocak 08, 2013 7:43 pm tarafından Admin

» ibni mesud kayış resim lerim
İki Secde Arası Oturuşta Ellerin Durumu EmptyPerş. Nis. 05, 2012 7:55 pm tarafından Admin

En son konular
» Rasûlullah"ı Sevmek, Yalnız O"nu Önder Kabul Edip O"nun İzinden Gitmekle Olur
İki Secde Arası Oturuşta Ellerin Durumu EmptyPaz Mart 01, 2015 3:38 pm tarafından Admin

» Selamun Aleyküm
İki Secde Arası Oturuşta Ellerin Durumu EmptyÇarş. Ocak 29, 2014 4:22 pm tarafından Hanifi_Bahadir

» *DAVET*
İki Secde Arası Oturuşta Ellerin Durumu EmptyPtsi Tem. 15, 2013 4:35 pm tarafından Admin

» *kuran dinle indir*
İki Secde Arası Oturuşta Ellerin Durumu EmptyPtsi Tem. 15, 2013 4:27 pm tarafından Admin

» Yeni geldim :)
İki Secde Arası Oturuşta Ellerin Durumu EmptyPerş. Nis. 04, 2013 10:42 pm tarafından yunis

» Oğlum, Kalk Şu Bilgisayarın Başından!
İki Secde Arası Oturuşta Ellerin Durumu EmptyC.tesi Şub. 02, 2013 1:46 pm tarafından ibni mesud

» https://darulislam.yetkin-forum.com/
İki Secde Arası Oturuşta Ellerin Durumu EmptyCuma Ocak 25, 2013 9:02 am tarafından Admin

» çalışmak lazım
İki Secde Arası Oturuşta Ellerin Durumu EmptySalı Ocak 08, 2013 7:43 pm tarafından Admin

» ibni mesud kayış resim lerim
İki Secde Arası Oturuşta Ellerin Durumu EmptyPerş. Nis. 05, 2012 7:55 pm tarafından Admin

Tarıyıcı
 Kapı
 Indeks
 Üye Listesi
 Profil
 SSS
 Arama
Tarıyıcı
 Kapı
 Indeks
 Üye Listesi
 Profil
 SSS
 Arama
3D MEKANLAR
3D MEKANLAR
ONLİNE HAC REHBERİ
3D MEKANLAR
Mayıs 2024
PtsiSalıÇarş.Perş.CumaC.tesiPaz
  12345
6789101112
13141516171819
20212223242526
2728293031  

Takvim Takvim

3D MEKANLAR

Bağlı değilsiniz. Bağlanın ya da kayıt olun

İki Secde Arası Oturuşta Ellerin Durumu

2 posters

Aşağa gitmek  Mesaj [1 sayfadaki 1 sayfası]

1İki Secde Arası Oturuşta Ellerin Durumu Empty İki Secde Arası Oturuşta Ellerin Durumu Salı Tem. 06, 2010 10:23 pm

khanbel

khanbel
Bilgin Üye
Bilgin Üye

1-Vail b. Hucr radıyallahu anh Hadisi:

Abdullah b. Ahmed – babası Ahmed b.
Hanbel (4/317) – Abdurrazzak – Sufyan – Asım
b. Kuleyb – babası - Vail b. Hucr radıyallahu anh
isnadıyla:

Nebi sallallahu aleyhi ve sellem‟i tekbir
aldığında – yani namaza başlangıç tekbirinde -
ellerini kaldırırken gördüm. sonra rüku ettiğinde
ellerini kaldırdı, sonra semiallahu limen hamideh
dediğinde ellerini kaldırdı ve secde etti. Ellerini
kulaklarının hizasında tuttu. Sonra sol ayağını
yayarak oturdu ve sol elini sol dizine, sağ
dirseğini sağ dizinin üzerine koydu. İşaret
parmağı ile işaret etti, başparmağını orta
parmağının üzerine koyarak diğer parmaklarıyla
halka yaptı. Sonra secde etti. Elleri kulakları
hizasındaydı
.

Ahmed (4/317) Taberani (22/34) Abdurrazzak (2/68 no:
2522)

Şuayb el-Arnaut: “İsnadı sahih, ravileri
güvenilirdir” dedi. Es-Saati de isnadı ceyyid
demiştir.

Fethu‟r-Rabbani (3/149)



Hadisin İsnadı Hakkında Mülahazalar:

1- Bazıları Süfyan es-Sevrî‟nin Asım b.
Kuleyb‟den muan‟an rivayette bulunduğunu, es-
Sevrî‟nin müdellis olması sebebiyle muan‟an
rivayetinin hüccet olamayacağını söylemişlerdir.
Bazıları buna cevap vermek için şöyle
demişlerdir: Bu rivayette geçen Süfyan, es-Sevri
değil, İbn Uyeyne‟dir. Zira el-Humeydi
Müsnedinde; Bize Süfyan tahdis etti, dedi ki, bize
Asım b. Kuleyb el-Cermi tahdis etti dedi ki,
babamın şöyle dediğini işittim: Vail b. Hucr el-
Hadrami dedi ki: Rasulullah sallallahu aleyhi ve
sellem‟i gördüm…”
Humeydi (2/392 no:885) böylece hadisi rivayet etti.

Yine eş-Şafii Müsned‟inde; bize Sufyan
haber verdi, o Asım b. Kuleyb‟den, dedi ki:
babamı şöyle derken işittim: Vail b. Hucr bana
tahdis edip dedi ki:… hadisi böylece rivayet etti.
Şafii Müsned (1/176)

Es-Sevri, el-Humeydî‟nin ve eş-Şafiî‟nin
şeyhlerinden değildir. Bilakis el-Humeydi‟nin
rivayet aldığı kimseler onuncu tabakada
bulunanlardır. İbn Uyeyne de bu tabakadandır.
Abdurrazzak ve muasırları ise dokuzuncu
tabakadandır. Et-Tehzib‟de ve diğer eserlerde
zikredildiği gibi onlar es-Sevrî‟den ve İbn
Uyeyne‟den rivayette bulunmuşlardır.
Tehzibu‟l-Kemal (18/53)

Ama eş-Şafii dokuzuncu tabakadan olsa da es-Sevri‟den
rivayette bulunmamıştır. O (es-Sevri‟den değil)
sadece Sufyan İbn Uyeyne‟den rivayette
bulunmuştur.

Yine Beyhaki bunu rivayet ederek sonunda
şöyle demiştir: “Aynı şekilde bunu el-Humeydi ve
başkaları İbn Uyeyne‟den rivayet etmişlerdir.”
Beyhaki (2/24)

Böylece bu rivayette geçen Süfyan; es-
Sevri değil İbn Uyeyne‟dir demişlerdir.
Cevap: Bu batıl bir iddiadır. Zira
Abdurrazzak her iki Süfyan‟dan da rivayette
bulunmuştur.
Tabakatu‟l-Huffaz (1/158 no:337) Tehzibu‟l-Kemal (18/56)

Lakin Abdurrazzak ve muasırları
dokuzuncu tabakadandırlar. Onların üstünde
sekizinci ve yedinci tabakadan – ki onlar es-
Sevrî‟ye yetişmiş ve ondan rivayette
bulunmuşlardır – Sufyan diyerek mutlak
zikretmekle rivayet ederlerse bunda kastedilen
İbn Uyeyne değil, es-Sevri‟dir.
Bkz.: Siyeru A’lami’n-Nubela (7/466)

Daha şaşırtıcı olanı şudur ki, Abdurrazzak
Musannef‟inde es-Sevrî‟den, o Asım b.
Kuleyb‟den, o da babasından, o da Vail b.
Hucr‟den… şeklinde rivayet etmiştir.
Musannef (2/68 no:2522)

Ahmed b. Hanbel de bu hadisi Abdurrazzak‟tan rivayet
etmiştir.
Abdurrazzak; es-Sevrî‟den rivayet ettim
diyor, bunlar ise hayır o es-Sevri değil, İbn
Uyeyne‟dir diyorlar!

2- Ahmed‟in Müsned‟inde ve
Abdurrazzak‟ın Musannef‟inde rivayet ettikleri
hadis Ebu Abdullah Sufyan b. Said b. Mesruk es-
Sevri el-Kufi‟den rivayet edilmiştir. İbn Hacer
onun hakkında şöyle demiştir: “Sika/güvenilir,
hafız, fakih, abid, hüccet bir imam. Bazen tedlis
yapardı. O bu hadisi muan‟an olarak rivayet
etmiştir. Müdellisin an‟anesi hüccet değildir.
Cevap: Es-Sevrî bu hadisi Asım b.
Kuleyb‟den işittiğini açıkça belirtmiştir. Yine
Müsned‟de şu lafızla rivayet edilmiştir: Bize
Yahya b. Adem ve Ebu Nuaym tahdis edip
dediler ki; bize Sufyan tahdis etti, dedi ki; bize
Asım b. Kuleyb tahdis etti. O babasından, o da
Vail b. Hucr‟den rivayet ederek dedi ki:
“Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem
secde ettiği zaman ellerini kulakları hizasına
koyardı.”
Ahmed (4/318)

Bu isnad, es-Sevri‟den işitmeyi
açıklamakta, tedlis şüphesini ortadan
kaldırmaktadır. Hadis sahih olup hüccet olmaya
elverişlidir. Hadis usulü, tahrici, isnad araştırması
ve marifetu‟r-rical ilmi hakkında biraz bilgisi
olanlar bunu kolayca anlar. Allah en iyi bilendir.

3- - Bazıları Abdurrazzak‟ın bu rivayette el-
Firyabî‟ye muhalefet ettiğini iddia etmişlerdir. Zira
Abdurrazzak‟ın es-Sevri‟den naklen zikrettiği:
“Sonra secde etti” ziyadesini el-Firyabi‟nin es-
Sevri‟den rivayetinde zikretmemiştir. el-
Firyabi‟nin es-Sevri‟nin meclislerine devamının
Abdurrazzak‟tan daha fazla olduğu gerekçe
gösterilmiştir. Şeyh Elbani es-Sahiha‟da şöyle
demiştir:
“İşaretten sonra “sonra secde etti” lafzı ile
yalnızca Abdurrezzak – Sevri‟den rivayet
etmiştir. Sevri‟nin sohbetine sürekli devam eden
Muhammed b. Yusuf el-Firyabi bu secde lafzını
zikretmemiştir.
Taberani (22/33)

Bunun mutabisi Ahmed‟in Müsned‟inde
(4/318) Abdullah b. Velid – Sufyan yoluyla
rivayetidir. İbnu‟l-Velid, saduktur, bazen yanılır.
Onun Firyabi‟ye mutabi rivayeti, mutabaata
Abdurrazzak‟ın rivayetinden daha tercihe
şayandır. Özellikle onun (Abdurrazzak‟ın) hal
tercemesinde karşı çıkılan hadisler bulunduğu
zikredilmiştir. Bunlardan birisi de Sevri‟den
rivayetidir. Bkz.: İbn Hacer: Tehzib, Zehebi:
Mizan.
Abdurrazzak‟ın bu ziyadeli rivayeti onun
yanılgılarındandır. Bunu destekleyen
hususlardan birisi, Abdulvahid b. Ziyad, Şube,
Zaide b. Kudame, Bişr b. Mufaddal, Züheyr b.

Muaviye, Ebu‟l-Ahvas, Ebu Avane, İbn idris,
Selam b. Süleyman, Süfyan b. Uyeyne ve
başkaları gibi güvenilir hafızlardan bir cemaatin
mahfuz rivayette Vail radıyallahu anh hadisinde
bu ziyadeyi zikretmemiş olmalarıdır. Hatta daha
önce geçtiği gibi onların lafızlarında işaretin
teşehhüd oturuşunda olacağı açıkça
zikredilmiştir.”
Elbani Sahiha (1247)

Cevap: İlk olarak muhaddislere göre “şaz”
ne demektir, ikinci olarak bu hadis şaz‟ın tarifine
uyuyor mu? Eğer uyuyorsa işittik ve itaat ettik
deriz. Aksi halde sahih hadis amel etmeye ve
delil getirmeye elverişlidir. Üçüncü olarak da
sika/güvenilir ravinin ziyadesi ne demektir?
Bunları görelim:

a- Şaz hadis:
en-Nevevî et-Takrib‟de şöyle der: “Şafii‟ye
ve Hicaz alimlerinden bir topluluğa göre şaz:
güvenilir bir ravinin, insanların rivayet ettiklerine
aykırı rivayette bulunmasıdır. insanların rivayet
etmedikleri bir rivayette bulunması şaz değildir.”
El-Halîlî şöyle demiştir: “Hadis hafızlarına
göre şaz: sadece bir isnadı olup güvenilir ravinin
bunda muhalefet etmesidir. Güvenilir olmayan
ravi muhalefet ederse ona metruk denir.
Güvenilir ravinin getirdiği muhalif rivayet
hakkında duraklanır, o delil olmaz.”

El-Hakim şöyle demiştir: “Adalet ve zabt
sıfatına sahip bir ravinin kendisinden daha iyi
ezberi olan raviye muhalif rivayette tek kalması
halinde rivayeti şazdır, reddedilir. Eğer adil ve
zabtına güvenilen bir ravi, kendisinden daha
güvenilir olan raviye aykırı rivayette bulunmazsa,
tek kalmış olsa da rivayeti sahihtir. Eğer zabtı
hususunda güvenilir bulunmamışsa ve zabit
derecesinden de uzak değilse rivayeti hasendir.
Şayet zabit derecesinde değilse şaz ve
münkerdir, bu rivayet reddedilir. Neticede
reddedilen şaz: tek kalan güvenilir ravinin,
kendisinden güvenilir olana aykırı olarak
rivayette bulunmasıdır.
Yani şaz: güvenilir veya makbul bir ravinin
kendisinden daha güvenilir veya daha öncelikli
olan bir raviye aykırı rivayette bulunup tek
kalmasıdır. Hatib el-Bağdadi bu tarif hakkında
neredeyse icma zikreder.
Bkz.: Baisu’l-Hasis.

b- Bu hadis hakkında şaz denilmesi
doğru mudur?

Bilmek gerekir ki el-Firyabi‟nin
veAbdurrazzak‟ın rivayetleri arasında bir fark
vardır. Firyabi‟nin rivayetinde zikredilen
„parmakla işaret‟ ya teşehhüd oturuşu hakkında
olup iki secde arasındaki oturuşta bu işaret
zikredilmemiştir, ya da iki secde arasındaki
oturuş hakkında olup kapalı şekilde gelmiştir:

“Bize Sufyan, Asım b. Kuleyb‟den, o
babasından, o da Vail b. Hucr radıyallahu
anh‟den rivayet etti, dedi ki:
Nebi sallallahu aleyhi ve sellem‟i gördüm.
Sağ elini sol eli üzerine koymuştu. Oturduğu
zaman sol ayağını yaydı. Dirseklerini uyluklarına
koydu ve işaret parmağıyla işaret etti.”
Taberani (22/33)

Abdurrazzak‟ın rivayeti ise bunun iki secde
arasında oturuşta olduğunu açıkça
belirtmektedir. Nitekim hadisin metnini yukarıda
zikretmiştik.
Her iki durumda da Abdurrazzak‟ın bir
muhalefeti yoktur. Abzurrazzak‟ın rivayeti başka
bir durumu, Firyabi‟nin rivayeti başka bir durumu
zikretmiyor. Her ikisi de aynı durumu anlatırken
Firyabi eksik, Abdurrazzak tam rivayet etmiştir.
El-Mizzi der ki: “Ebu Bekr b. Ebi Hayseme
dedi ki: Yahya b. Main‟den işittim, ona es-
Sevri‟nin ashabı sorulduğunda şöyle dedi:
“Abdurrazzak, el-Firyabi, Ubeydullah b. Musa,
Ebu Ahmed ez-Zubeyri, Ebu Asım, Kabisa ve
bunların tabakasında bulunanların hepsinin
Süfyan‟dan rivayetleri birbirlerine yakın
mertebededir. Onlar Yahya b. Said,
Abdurrahman b. Mehdi, Vekî, İbnu‟l-Mubarek ve
Ebu Nuaym‟dan aşağıdadırlar.”
Tehzibu‟l-Kemal (18/56)

El-Firyabi‟nin derecesi Abdurrazzak‟ın
derecesine yakındır. Lakin Firyabi, es-Sevri‟den
rivayet hususunda Abdurrazzak‟tan önceliklidir.
Nitekim İbn Hacer şöyle demiştir: “Sika, fazilet
sahibi. Denildi ki: Süfyan‟dan rivayette bazı
hatalar yapmıştır. Bununla beraber o (Firyabi)
Abdurrazzak‟tan önceliklidir.”
Takribu‟t-Tehzib (1/515 no:6415)

Lakin bu öncelik, bazılarının iddia ettikleri
gibi Abdurrazzak‟ın rivayetinin, Firyabi‟nin
rivayeti karşısında şaz olmasını gerektirmez. Zira
Firyabi, her ne kadar Abdurrazzak‟tan öncelikli
olsa da, - bu öncelik her açıdan değildir – ve
Süfyan‟ın meclisine daha çok devam etmiş
bulunsa da Firyabi Süfyan‟dan bazı
rivayetlerinde hata etmiştir. Bu hadiste de hata
etmiş olması ihtimal dahilindedir. Firyabi‟nin
zikretmediği bu ziyadeyi Abdurrazzak
zikretmiştir. Zira Abdurrazzak ömrünün
sonlarında kör olmuş ve hafızasında değişme
olmuştur. Ancak bundan öncesinde ezberi
Firyabi‟den daha kuvvetli idi. Malumdur ki Ahmed
b. Hanbel‟in Abdurrazzak‟tan rivayeti onda bu
problemlerin ortaya çıkmasından önce, hicri 200
yılının tamamlanmasından önce olmuştur.
Suyuti Tabakatu‟l-Huffaz (1/158, 159 no:337)

Böylece bu hadis hakkında „şaz‟
denmesinin uygun olmadığı anlaşılmış oldu.
Allah en iyi bilendir.
Bkz.: Ebu Abdurrahman Muhammed Refik b. Tahir,
Cilau’l-Ayneyn (s.6)

Nitekim Şeyh İbn Useymin rahimehullah
Fetava‟sında(13/143) şöyle demiştir: “Bazıları Vail b.
Hucr hadisinin şaz olduğunu iddia etmişlerdir. Bu
doğru değildir. Zira Hadis alimlerine göre şaz:
güvenilir bir ravinin kendisinden daha güvenilir
olan bir raviye muhalif rivayette bulunmasıdır.
Peki Vail hadisinde muhalefet nerede? Zira Nebi
sallallahu aleyhi ve sellem‟den, iki secde
arasında sağ elini yaydığı varid olmamıştır.
Böylece Vail radıyallahu anh hadisi şahid
olmaktadır. Bu yüzden İbn Kayyım rahimehullah,
iki secde arasında da sağ elin teşehhüddeki gibi
olacağı görüşündedir.
Zadul Mead (1/238- Arnavut kardeşlerin tahkiki)

Diğer rivayette “Teşehhütte oturduğu
zaman” denilmesine gelince, İbn Useymin buna
da Fetava‟l-Erkani‟l-İslam adlı kitabında şöyle
cevap vermiştir:
“Birincisi genel, ikincisi özeldir. Özelin
genele uygun bir hükümle zikredilmesi tahsisi
gerektirmez diye bir kaide vardır. mesela bir
adam diğerine: İlim talebelerine ikramda bulun,
der. Ve ona bir de: Muhammed‟e ikramda bulun,
der. Muhammed de bir ilim talebesidir. Bu, diğer
ilim talebelerine ikramda bulunmamayı
gerektirmez. Usul alimleri bunu bir ilke olarak
kabul etmişlerdir. Şeyh eş-Şankiti Advau‟l-Beyan
adlı tefsirinde bunu anlatmıştır. Eğer: İlim
talebelerine ikramda bulun, dese, sonra da:
Derste uyuyanlara ikramda bulunma, dese, işte
bu tahsisi gerektirir. Çünkü onu genel hükme
muhalif bir hükümle zikretti.”
İbn Useymin Fetava Erkani’l-İslam (no: 252)

Halid b. İbrahim es-Sak‟abî de el-Kavlu‟r-
Racih‟te şöyle demiştir: “İki secde arasındaki
oturuşta eller teşehhüdde olduğu gibi dizlerin
üzerine parmaklar açık vaziyette konur. Küçük
parmak, yüzük parmağı ve orta parmak baş
parmak ile tutularak halka yapılır ve Allah Teala
zikredilirken işaret parmağı ile işaret edilir.”

Halid b. İbrahim es-Sak’abi Kavlu’r-Racih Maa’d-Delil
(2/93-96)

c- Güvenilir Ravinin Ziyadesinin Hükmü
Hafız, güvenilir imamlardan biri olan,
meşhur Musannef sahibi Abdurrazzak‟ın
ömrünün sonunda hafızasının değiştiğini ve kör
olduğunu zikretmiştir. Fakat ondan yapılan ve
başkası tarafından zikredilmeyen ziyadeli nakil
sıhhatli zamanında iken olmuştur. Bu ziyadenin
hükmünü öğrenmemiz gerekir:
İbn Cema‟a şöyle der: “Güvenilir ravinin
ziyadesi üç kısımdır:
Birincisi: Güvenilir ravilere aykırı olarak
rivayet edilendir ki daha önce şaz hadis
hakkında açıklandığı gibi bu reddedilir.
İkincisi: Güvenilir râvi, rivayet ettiği haberle
başkalarının rivayetine hiçbir surette muhalif
düşmez; bu durumda her hadîs, hepsi
güvenilir olan râvilerin, rivayetiyle tek kaldıkları
hadîs gibidir ve makbuldür. Hattâ el-Hatîb, böyle
bir hadîsin kabulü hakkında ulemânın ittifakı
bulunduğu görüşündedir.
Üçüncüsü: Hadisin metninde, aynı hadisi
rivayet eden diğer ravilerin zikretmediği ziyadeyi
rivayet etmek.

Bir çok imam bununla (üçüncü türden
sikanın ziyadesiyle) delil getirmişlerdir. El-Hatîb,
fıkıh ve hadîs ashabının, sika olan bir râvinin,
rivayetinde tek kalması halinde ziyadesinin
makbul olduğu görüşünde olduklarına işaret
ederek şöyle der: "Hadîs ehli ve fukahâ, ken-
disine şer'î bir hükmün taalluk ettiği, yahutta
herhangi bir hüküm yönünden bir noksanlığa
sebep olacak ziyade arasında herhangi bir
ayırım yapmadıkları gibi, sabit bir hükmün
değişmesine yol açacak ziyade ile, buna yol
açmayacak ziyade arasında da ayırım
yapmamışlardır. Hattâ haberin râvisi, bir
rivayetinde bu ziyadeyi yapmasa da, başka bir
rivayetinde yapmış olsa, yahut onu başkası
rivayet etse de kendisi rivayet etmemiş olsa bile,
yine bir ayırıma lüzum görmemişlerdir.
El-Kifâye, s. 424-425 el-Menhelu‟r-Revi (1/58)

Sonuç olarak Abdurrazzak‟ın: “Sonra
secde etti” şeklindeki ziyadeli rivayeti, hafız ve
güvenilir bir ravinin ziyadeli rivayeti olup
muhaddisler indinde makbuldür. Es-Sevrî bunu
Asım b. Kuleyb‟den rivayet etmiştir. Bu konuda
getirilen şüpheler reddedilmiştir. Hadis sahih ve
sabit olup amel etmeye ve delil getirmeye
elverişlidir.
Aşağıdaki hadislerde namazda yer alan
bütün oturuşları kapsayan umumi ifadelerle
gelmiştir:

2- İbn Ömer radıyallahu anhuma Hadisi:

İbn Ömer radıyallahu anhuma‟dan:
“Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem namazda
oturduğunda ellerini dizlerinin üzerine koyar, sağ
elinin parmağını kaldırarak dua ederdi. Sol elini
de sol dizi üzerine koyarak yayardı.”

Müslim (580) Malik (76) Ahmed (2/147) Beyhaki (2/130) Bezzar (5755)


3- Yine İbn Ömer radıyallahu anhuma Hadisi:

Ali b. Abdirrahman el-Meavi şöyle demiştir:
Abdullah b. Umer radıyallahu anhuma beni
namazda taşlarla oynarken gördü. Namazı
bitirince beni bundan yasakladı ve şöyle dedi:
“Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem‟in
yaptığı gibi yap.” Ben: “Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem
nasıl yapardı?” dedim. Dedi ki:
“Namazda oturduğu zaman sağ elini sağ
dizine koyar, parmaklarını yumar, baş
parmağından sonra gelen parmağıyla işaret eder
ve sol elini de sol dizine koyardı.”

Muslim (580) Malik (198) Ahmed (2/65) Ebu Davud (989)
Nesai (2/236) İbn Huzeyme (712) İbn Hibban (1942)
Beyhaki (2/130)


4- İbnu’z-Zubeyr radıyallahu anhuma Hadisi:

Abdullah b. Zübeyr radıyallahu anhuma
dedi ki: “Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem
(namazda) oturduğu zaman dua eder ve sağ
elini sağ dizine, sol elini de sol dizine koyardı.
İşaret parmağıyla işaret ederdi. Baş parmağını
orta parmağı üzerine koyar, sol eliyle de sol
dizini kavrardı.”
Müslim (579) Beyhaki (2/131)


Alıntı: Ebu Muaz Seyfullah Erdoğmuş

http://khanbal.spaces.live.com

2İki Secde Arası Oturuşta Ellerin Durumu Empty Geri: İki Secde Arası Oturuşta Ellerin Durumu Çarş. Tem. 07, 2010 8:19 am

fani

fani
Süper Yönetici
Süper Yönetici

İki Secde Arası Oturuşta Ellerin Durumu 152717

http://hicret.benimforum.biz/forum.htm

Sayfa başına dön  Mesaj [1 sayfadaki 1 sayfası]

Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz