Kendini beğenmişlik güzel olmayan bir huydur. Büyüklenmek, başkalarına karşı büyüklük taslamak müslümana yakışmayan bir özelliktir.. Üstünlük ve büyüklük zenginlikle, güzel kıyafetlerde, çeşit çeşit yiyeceklerle beslenmekte, dış görünüş güzelliğinde değil, allah’a en iyi kul olabilmektedir. Bize verilen nimetlerle kibirlenip arkadaşlarımızı küçük görürsek sonumuz Pamuk gibi olur.
Pamuk, bir çiftlikte diğer hayvanlarla yaşayan bir koyundur. Bembeyaz, pırıl pırıl tüyleri vardır. Tüylerini, görüntüsünü o kadar çok beğenir ki diğer hayvanlarla iyi geçinmez, onları nerede görürse kırıcı sözler söyler, çirkinsiniz, renginiz de hiç hoş değil diye arkadaşlarını üzüp ağlatırmış. Her fırsatta da ayna karşısına geçip uzun uzun kendini seyredermiş. Diğer hayvanları hep küçük gördüğünden zamanla hiç arkadaşı kalmamış. Ama Pamuk buna hiç üzülmemiş. Onları zaten kendisine layık arkadaşlar olarak görmüyormuş.
Günlerden bir gün Pamuk gururla gezinirken çiftliğin sahibinin dikkatini çekmiş.
- Hımm! Bu yünlerden güzel yatak olur, diye düşünmüş.
Pamuk’u yakalayıp tüylerini kesmiş. Pamuk çıplak ve çirkin bir halde kalmış. Kuytu bir yere saklanıp aç ve susuz ağlamaya başlamış. Çiftlikteki diğer hayvanlar gelip Pamuk’u teselli etmişler. Pamuk arkadaşlarına yaptıklarından çok utanmış ve bir daha hiç kimseyi küçük görüp kibirlenmemiş.