DARUL İSLAM
Müminlerin buluştuğu sitemize
hoş geldiniz lütfen üye olunuz

Join the forum, it's quick and easy

DARUL İSLAM
Müminlerin buluştuğu sitemize
hoş geldiniz lütfen üye olunuz
DARUL İSLAM
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
DARUL İSLAM

MÜMİNLERİN BULUŞTUĞU SİTE DARUL İSLAM -KAPI

Arama
 
 

Sonuç :
 


Rechercher çıkıntı araştırma

Arama
 
 

Sonuç :
 


Rechercher çıkıntı araştırma

En son konular
» Rasûlullah"ı Sevmek, Yalnız O"nu Önder Kabul Edip O"nun İzinden Gitmekle Olur
* Sünnete Uymak* EmptyPaz Mart 01, 2015 3:38 pm tarafından Admin

» Selamun Aleyküm
* Sünnete Uymak* EmptyÇarş. Ocak 29, 2014 4:22 pm tarafından Hanifi_Bahadir

» *DAVET*
* Sünnete Uymak* EmptyPtsi Tem. 15, 2013 4:35 pm tarafından Admin

» *kuran dinle indir*
* Sünnete Uymak* EmptyPtsi Tem. 15, 2013 4:27 pm tarafından Admin

» Yeni geldim :)
* Sünnete Uymak* EmptyPerş. Nis. 04, 2013 10:42 pm tarafından yunis

» Oğlum, Kalk Şu Bilgisayarın Başından!
* Sünnete Uymak* EmptyC.tesi Şub. 02, 2013 1:46 pm tarafından ibni mesud

» https://darulislam.yetkin-forum.com/
* Sünnete Uymak* EmptyCuma Ocak 25, 2013 9:02 am tarafından Admin

» çalışmak lazım
* Sünnete Uymak* EmptySalı Ocak 08, 2013 7:43 pm tarafından Admin

» ibni mesud kayış resim lerim
* Sünnete Uymak* EmptyPerş. Nis. 05, 2012 7:55 pm tarafından Admin

En son konular
» Rasûlullah"ı Sevmek, Yalnız O"nu Önder Kabul Edip O"nun İzinden Gitmekle Olur
* Sünnete Uymak* EmptyPaz Mart 01, 2015 3:38 pm tarafından Admin

» Selamun Aleyküm
* Sünnete Uymak* EmptyÇarş. Ocak 29, 2014 4:22 pm tarafından Hanifi_Bahadir

» *DAVET*
* Sünnete Uymak* EmptyPtsi Tem. 15, 2013 4:35 pm tarafından Admin

» *kuran dinle indir*
* Sünnete Uymak* EmptyPtsi Tem. 15, 2013 4:27 pm tarafından Admin

» Yeni geldim :)
* Sünnete Uymak* EmptyPerş. Nis. 04, 2013 10:42 pm tarafından yunis

» Oğlum, Kalk Şu Bilgisayarın Başından!
* Sünnete Uymak* EmptyC.tesi Şub. 02, 2013 1:46 pm tarafından ibni mesud

» https://darulislam.yetkin-forum.com/
* Sünnete Uymak* EmptyCuma Ocak 25, 2013 9:02 am tarafından Admin

» çalışmak lazım
* Sünnete Uymak* EmptySalı Ocak 08, 2013 7:43 pm tarafından Admin

» ibni mesud kayış resim lerim
* Sünnete Uymak* EmptyPerş. Nis. 05, 2012 7:55 pm tarafından Admin

Tarıyıcı
 Kapı
 Indeks
 Üye Listesi
 Profil
 SSS
 Arama
Tarıyıcı
 Kapı
 Indeks
 Üye Listesi
 Profil
 SSS
 Arama
3D MEKANLAR
3D MEKANLAR
ONLİNE HAC REHBERİ
3D MEKANLAR
Mayıs 2024
PtsiSalıÇarş.Perş.CumaC.tesiPaz
  12345
6789101112
13141516171819
20212223242526
2728293031  

Takvim Takvim

3D MEKANLAR

Bağlı değilsiniz. Bağlanın ya da kayıt olun

* Sünnete Uymak*

Aşağa gitmek  Mesaj [1 sayfadaki 1 sayfası]

1* Sünnete Uymak* Empty * Sünnete Uymak* Cuma Tem. 08, 2011 2:27 pm

Admin

Admin
Süper Yönetici
Süper Yönetici


Sünnete Uymak Ve

Onunla Çelişen Sözleri Terk Etmek

Hakkında Müçtehid Âlimlerin Görüşleri

Bismillahirrahmanirrahim

Müçtehit âlimlerin bu konuyla ilgili görüşlerinden ula­şa­bildiklerimizi veya bir bölümünü aktarmamız faydalı ola­cak­tır. Belki bu görüşler, onları hatta daha alt seviyede o­lan­­ları kö­rükörüne taklit eden ve onların mez­heplerine ve gö­rüş­le­rine gökten inmiş açık hüküm ve delil gibi sarılan in­san­la­ra bir nasihat ve uyarı olur. Allahu Teâlâ şöyle bu­yur­mak­tadır: “Rabbinizden size indirilene uyun. O’nu bı­ra­kıp da başka dostların peşlerinden gitmeyin. Ne kadar da az öğüt alıyorsunuz!”

1-Bu, İmam Tahâvî’nin de kendisinden muztarib olduğu taklittir. O şöy­le demiştir: “Taassup sahibinden veya aptaldan başkası taklit etmez.” İbn Abidin, risalelerinden “Resmü’l-müftî, Mecmûatü’r-resâil” (c.1, s.32) de bu sözü nakleder.

1- Ebû Hanife

Bu müçtehit âlimlerin ilki, Allah rahmet eylesin, İmam Ebû Hanife Numan b. Sabit’tir. Mezhebinden olanlar, on­dan çeşitli söz ve ifadeler nakletmişler­dir. Hepsi de aynı so­nuca götürmektedir ki, o da, “Hadisle amel etmenin ve imamların ona ters olan görüşlerini terk etmenin vacip olmasıdır.”

1- “Hadis sahih olduğunda, o benim mezhebimdir.”

İbn Abidin, “el-Hâşiye” (1/63), “Resmü’l-müftî, Mecmûatü’r-resâil” (c.1, s.4) ve Şeyh Sâlih el-Fullânî, “Îkâz’ul-himem” (s.62) ve başkaları nak­letmişlerdir

2- “Nereden aldığımızı bilmedikçe hiç kimseye bizim gö­rüşümüzle amel etmesi helâl değildir.”

Bir başka rivayette: “Delilimi bilmeyen kimsenin gö­rüş­lerimle fetva vermesi haramdır .

İbn Abdülberr, “el-İntikâ fî fedâili’s-selâseti’l-eimmeti’l-fukahâ” (s. 145); İbn Kayyim, “İ’lâmu’l-muvakkiîn” (2/309); İbn Abidin “el-Bah­ru’r-râik”e yaptığı “el-Haşiye” (6/293), “Resmü’l-müftî” (s.29,32); Şa’rânî, “el-Mîzân” (1/55), ikinci rivâyet. Üçüncü rivâyeti ise, Abbas ed-Dûrî, İbn Main’in “et-Târîh”inde (6/77/1), İmam Züfer’den sahih bir senedle rivâyet etmiştir. Benzer bir söz de Ebû Hanife’nin talebeleri Ebû Yusuf, İmam Züfer, Afiye b. Yezid’den rivâyet edilmiştir; bkz. “el-Îkâz”, s. 52. İbn Kayyim, Ebû Yusuf’tan gelen rivâyetin kesinlikle sahih olduğunu söyler (2/344). “el- Îkâz”a yapılan yorumda yer alan fazlalık (s.65), İbn Abdülberr ve İbn Kayyim’den rivâyet edilmiştir.

Bir başka rivayette: “Çünkü biz insanız. Bugün bir söz söy­ler, yarın ondan vazgeçebiliriz.” şeklinde ziyade vardır.

Bir diğer rivâyette: “Aman ey Yakub (Ebû Yusuf)! Ben­den duyduğun her şeyi yazma. Çünkü ben bu­gün bir görüş di­le getirir, yarın onu terk edebilirim. Yarın bir görüş dile ge­­tirir, öbür gün ise onu terk edebilirim

2- Malik b. Enes

İmam Malik şöyle demiştir:

1- “Ben bir insanım; doğruya ulaştığım da olur, yanıldı­ğım da olur. Be­nim görüşlerime bakın; onlardan Kitap ve Sün­­net’e uyanları alın, onlara uymayanları bırakın

İbn Abdülberr, “el-Câmi” (2/32). Ondan naklen İbn Hazm, “Usûlü’l-ahkâm” (6/149). Ayrıca bkz. el-Fullânî (s. 72).

2- “Allah Rasûlü‎ (s.a.v.)’nden başka herkesin sözü alınır da, terk edilir de. Ancak Hz. Peygamber (s.a.v.) bunun dışın­dadır

Bu sözün İmam Malik’e ait olduğu, sonradan gelen âlimler arasında meş­­hurdur.


İbn Abdülhâdî, “İrşâdü’s-sâlik” (1/227) adlı kitabında bu sö­zün ona ait olduğunu doğrulamıştır. İbn Abdülberr “el-Câmi” (2/ 91)’de, İbn Hazm “Usûlü’l-ahkâm” (6/145,179)’da bunu Hakem b. Uteybe ile Mücahid’in sözü olarak nakletmişlerdir. Takıyuddin es-Sub­kî de “el-Fetâvâ” (1/148)’da bunu İbn Abbas’ın sözü olarak nakletmiş ve çok güzel bir söz olduğunu dile getirerek, şöyle demiştir:

“Bu sözü İbn Abbas’tan Mücahid, o ikisinden de İmam Malik almıştır. Daha sonra onun sözü olarak meşhur olmuştur.”

Diyorum ki: Sonra da onlardan İmam Ahmed almıştır. Ebû Davud “Me­sâilu’l-İmam Ahmed” (s. 276) adlı kitabında şöyle der: “Ahmed’in şöy­le dediğini işittim: Hz. Peygamber (s.a.v.) dışında her insanın bazı gö­rüşleri alınıp, bazı görüşleri terk edilebilir.”

3- İmam Şafiî

İmam Şafiî’ye gelince; bu konuda ondan gelen nakiller daha fazla ve daha güzeldir. Şafiî mezhebinin müntesip­leri, bu nakillerle en fazla ve en iyi şekilde amel eden in­san­lar olmuşlardır. Bu konudaki sözlerinden bazıları şunlar­dır:

İbn Hazm şöyle demiştir (6/118): “Taklit edilen fakihlerin bizzat ken­di­leri taklidi kabul etmemişlerdir. Onlar, öğrencilerini taklitten sa­kın­dır­mışlardır. Bu hususta en fazla titizlik gösteren de İmam Şafiî’dir. Çün­kü o, sahih hadislere uyma ve hadislerin gereğince amel etme ko­nu­sun­da kimsenin ulaşamadığı seviyeye ulaşmış ve tümüyle taklit edil­mekten de uzak olduğunu açıkça ilan etmiştir. Allah bu davranışından dolayı onu mükâfatlandırsın ve sevabını ona bol bol versin. O birçok hay­rın sebebiydi.”


1- “Her insana Allah Rasûlü‎’nün (s.a.v.) istisnasız tüm sünneti ulaşmamıştır. Dile getirdiğim görüşlerde ve belirle­di­ğim prensiplerde, Allah Rasûlü‎’nün sünnetine aykırı bir durum varsa, bu durumda Allah Rasûlü‎’nün hadisi, benim gö­rüşümdür


Hâkim bunu İmam Şafiî’ye ulaşan bir rivâyet zinciri ile rivâyet etmiştir. Bkz. İbn Asâkir, “Târîhu Dımaşk” (15/1/3); “İ’lâmu’l-muvakkiîn” (2/ 363-364) ve “el-Îkâz” (s.100).


2- “Müslümanlar şu konuda ittifak etmişlerdir: Allah Rasûlü‎’nün (s.a.v.) sünneti açıkça belli olduktan sonra onu baş­ka birinin sözü için terk etmesi helâl değildir. İbn Kayyim (2/361); el-Fullânî (s.68).

3- “Kitabımda Allah Rasûlü‎’nün (s.a.v.) sünnetine ters bir şey bulursanız, Allah Rasûlü‎’nün (s.a.v.) sünnetiyle amel edin; benim görüşümü bırakın.” (Bir başka rivayette: “Ona uyun; başkasının sözüne itibar etmeyin .

el-Herevî, “Zemmü’l-kelâm” (3/47/1); Hatîb, “el-İhticâc bi’ş-Şâfiî” (8/ 2); İbn Asâkir (15/9/1); Nevevî “el-Mecmû” (1/63); İbn Kayyim (2/ 361); el-Fullânî (s.100). Diğer rivâyet için bkz. Ebû Nuaym “el-Hilye” (9/107); İbn Hibbân “es-Sahîh” (3/284 - el-İhsân) sahih bir senedle.


4- “Hadis sahih olduğunda, o benim mezhebimdir

Nevevî, a.y.; Şa’rânî (1/57) (Bu sözü, Hâkim ve Beyhakî’ye dayan­dır­mış­tır); Fullânî (s.107). Şa’rânî şöyle demiştir: “İbn Hazm şöyle dedi: “Yani hadis, ona veya başka âlimlere göre sahih olduğunda.”


5- “Siz hadisleri ve ricali benden daha iyi bilirsiniz. Sahih hadis olduğunda onu bana bildirin. Kûfeli, Basralı veya Şamlı, hangi diyardan olursa olsun, sahih olduğunda ona gideyim.”

Burada hitap İmam Ahmed b. Hanbel’edir. Bkz. İbn Ebû Hâtim “Âdâ­bü’ş-Şâfiî” (s.94-95); Ebû Nuaym “el-Hilye” (9/106); Hatîb “el-İhticâc biş-Şâfiî” (8/1); ondan naklen İbn Asâkir (15/9/1), İbn Abdülberr “el-İntikâ” (s.75); İbnü’l-Cevzî “Menâkibü’l-İmâm Ahmed” (s.499); Herevî (2/47/2). Bunlar, üç ayrı senedle Abdullah b. Ahmed b. Hanbel’in, ba­ba­sından, İmam Şâfiî’nin böyle dediğini naklettiğini rivâyet etmiş­lerdir. Bu sözün İmam Şâfiî’ye ait olduğu doğrudur. Bu yüzden İbn Kayyim “İ’lâm” (2/325) ve el-Fullânî “el-Îkâz” (s.152)’de bu sözün İmam Şâfiî’ye ait olduğunu kesin bir şekilde dile getirmişler ve şöyle demişlerdir:


6- “Hadis âlimleri tarafından benim görüşlerime aykırı ola­rak sahih hadis rivayet edilecek olursa, ben hadise mu­halif o görüşlerimden sağlığımda da, öldükten sonra da vaz geçtim

Ebû Nuaym, “el-Hilye” (9/107), el-Herevî (47/1), İbn Kayyim, “İ’lâ­mü’l-muvakkiîn” (2/363), el-Fullânî (s.104).


7- “Hz. Peygamber’den (s.a.v.) sabit olan sahih bir ha­dise rağmen benim ona ters bir söz söylediğimi görürseniz bilin ki, aklım gitmiştir

İbn Ebû Hâtim, “Âdâbü’ş-Şâfiî” (s. 93); Ebû’l-Kâsım es-Semerkandî, “el-Emâlî”; ondan nakille Ebû Hafs el-Müeddib, “el-Müntekâ” (1/234); Ebû Nuaym “el-Hilye” (9/106) ve İbn Asâkir (15/10/1) sahih senedle rivâyet etmiştir.



8- “Hz. Peygamber’in (s.a.v.) hadisine muhalif olan bütün söz ve görüşlerimde, Hz. Peygamber’in (s.a.v.) hadisi uyulmaya daha layıktır; beni taklit etme­yin

İbn Ebû Hâtim (s.93); Ebû Nuaym ve İbn Asâkir (15/9/2) sahih bir se­nedle rivâyet etmiştir.


4- Ahmed b. Hanbel

İmam Ahmed’e gelince; o, müçtehit âlimler arasında en fazla hadis toplayan ve onlara en çok bağlanan kişidir. Hadise bağlılıkta o kadar ileriydi ki, dinin ayrıntı ve reyle ilgili konularında kitap kaleme alınmasını hoş görmezdi.,, O, hadise bağlılık hususunda şöyle demiştir: İbnü’l-Cevzî, “el-Menâkıb” (s.192).


1- “Beni taklit etme. Malik’i de, Şafiî’yi de, Evzaî’yi ve Sev­rî’yi de taklit etme. Onlar bilgiyi nereden aldılarsa, sen de oradan al

el-Fullânî (s.113), İbn Kayyim, “İ’lâm” (2/302).


2- “Evzaî’nin görüşü, Malik’in görüşü, Ebû Hanife’nin görüşü... Bunların tümü birer görüşten ibarettir ve bana göre hepsi eşittir. Delil sadece eserlerdedir

İbn Abdülberr, “el-Câmi” (2/149).

3- “Kim Allah Rasûlü‎’nün (s.a.v.) hadisini kabul et­mez­se, o helâkın eşiğindedir . İbnü’l-Cevzî (s.182).

İşte bunlar, müçtehit âlimlerin sünnete sarılmayı emre­den ve kendilerini basiretsiz bir şekilde taklit etmeyi yasak­layan sözleridir. Bunlar yorum ve tartışma kabul etmeyecek derecede gayet açık ve net sözlerdir.

Allah Teâlâ şöyle buyuruyor:

“Hayır, Rabbine andolsun ki aralarında çıkan anlaş­mazlık hususunda seni hakem kılıp sonra da verdiğin hükümden içlerinde hiçbir sıkıntı duymaksızın (onu) tam manasıyla kabullenmedikçe iman etmiş olmazlar . Nisa, 65.

“Bu sebeple, onun emrine aykırı davrananlar, başla­rına bir belâ gelmesinden veya kendilerine çok elemli bir azap isabet etmesinden sakınsınlar. Nur, 63.

Hafız İbn Receb (rah.a.) bu konuda şöyle demiştir:

“Kendisine, Rasûlullah’ın (s.a.v.) emrinin ulaştığı ve onu bilen her insanın yapması gereken ve onun hakkında vacip olan şudur: İleri gelen bir âlimin görüşüne aykırı olsa dahi bu emri halka duyurup açıklamak ve onlara öğüt verip, Hz. Pey­gamber’in emrini yerine getirmelerini emretmek.

Çünkü Allah Rasûlü‎’nün emri, yüceltilmeye ve uyul­ma­ya, bazı konularda yanılarak sünnete aykırı düşebilen herhangi bir büyük âlimin görüşünden daha lâyıktır. Bu se­bep­le sahâbîler ve onlardan sonra gelen nesiller, sahih sünnete aykırı davranan herkesi eleştirmişler ve bazen bu eleştirinin dozunu çok yükseltmişlerdir

Ben diyorum ki: Bu tutumu babalarına ve âlimlerine karşı da gös­termişlerdir. Nitekim Tahâvî “Şerhu Meâni’l-âsâr”da (1/372) ve Ebû Ya’lâ da “Müsned”inde (3/1317) ravileri güvenilir olan sahih bir se­nedle Sâlim b. Abdullah b. Ömer’in şöyle dediğini rivâyet etmiştir:





Ben diyorum ki: Bu tutumu babalarına ve âlimlerine karşı da gös­termişlerdir. Nitekim Tahâvî “Şerhu Meâni’l-âsâr”da (1/372) ve Ebû Ya’lâ da “Müsned”inde (3/1317) ravileri güvenilir olan sahih bir se­nedle Sâlim b. Abdullah b. Ömer’in şöyle dediğini rivâyet etmiştir:



“Mes­cidde İbn Ömer’le oturuyorduk. Derken Şamlılardan bir adam geldi ve ona temettü haccını sordu. İbn Ömer: “Bu, güzel bir şeydir.” dedi. Adam: “Fakat baban bunu yasaklıyordu.” dedi. İbn Ömer ada­ma: “Yazıklar olsun sana! Babam bunu yasaklamış olabilir; ama Re­sû­lullah (s.a.v.) bunu yapmış ve yapılmasını emretmiştir. Şimdi sen Re­sû­lullah’ın emrine mi yoksa babamın yasağına mı uyarsın?” karşı­lığı verdi. Adam: “Resûlullah’ın emrine uyarım.” dedi. İbn Ömer: “Ar­tık git.” dedi. Bu rivâyetin bir benzerini de İmam Ahmed (Hadis no: 5700) rivâyet etmiştir. Tirmizî de “Şerhü’t-Tuhfeti” (2/82) bunu rivâyet etmiş ve sahih olduğunu söylemiştir. İbn Asâkir (1/51/7) de İbn Ebû Zi’b’in şöyle dediğini rivâyet etmiştir: “Sa’d b. İbrahim (yani Abdur­rah­man b. Avf’ın oğlu), bir adam hakkında Rebia b. Ebû Abdur­rah­man’ın görüşüyle hüküm verdi. Bu hüküm adamın aleyhine idi. Ben ona, Resûlullah’tan, bu hükümle çelişen bir hadis aktardım. Bunun üzerine Sa’d, Rebia’ya: “Bu İbn Ebû Zi’b’tir. Bana göre güvenilir bir ravidir. Ba­na, Resûlullah’tan, verdiğim hükmün aksine bir hadis nakletti.” De­di. Rebia ona: “Sen içtihat ettin ve hükmün geçerli oldu.” dedi. Sa’d ise: “Ne acayip durum! Ben Resûlullah (s.a.v.)’ın hükmününü bı­ra­ka­ca­­ğım, Sa’d’ın hükmüyle hükmedeceğim, öyle mi?! Bilakis Sa’d’ın hük­­münü bırakıyor ve Resûlullah (s.a.v.)’ın hükmüyle hükme­diyo­rum.” dedi. Ardından davayı yazdığı kağıdı getirterek, onu yırttı ve a­da­­mın lehine hüküm verdi.”

Abdullah b. Mes’ud -radıyallahu anh- dedi ki: “Sizden kim başkalarının izinden gidecekse, ölmüş olanların sünnetine uysun. Bunlardan kastım Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-’ın ashabıdır. Onlar bu ümmetin en hayırlıları idiler. Kalbleri en iyi, ilimleri en derin, kendilerini külfete sokmaları en az olanlardı. Allah tarafından Peygamberinin arkadaşlığı, dinini taşımaları için seçilmiş bir topluluktular. Sizler de ahlakınızı onların ahlakına, yolunuzu onların yoluna benzetiniz. Çünkü onlar dosdoğru hidayet üzere idiler.” Yine şöyle demiştir: “Tabi olunuz, bid’at ortaya koymayınız. Çünkü ona ihtiyacınız yoktur. Siz eski yola uymaya bakınız.” Beğavî, Şerhu’s-Sünne. Darimî, Sünen.

https://darulislam.yetkin-forum.com

Sayfa başına dön  Mesaj [1 sayfadaki 1 sayfası]

Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz